30 Kasım 2009 Pazartesi

Yıllık izin ve Kurban bayramı...




Doğum öncesi, doğum sonrası, ücretli, ücretsiz derken 7,5 ay süren doğum iznim bittiğinde yeterince evde kaldığımı düşünerek işe başlamayı, henüz kullanmadığım yıllık iznimi bayramla birleştirerek ileriki zamanlarda kullanmayı uygun bulmuştum.




İyiki de öyle düşünmüşüm...


Akıllı kadınım vesselam :)




Çalışmaya bir kere başlayınca hakikaten zaman su gibi akıp geçti. 2.5 aylık maratondan sonra kısa da olsa tam zamanlı annelik günlerime dönmek iyi geldi...




Tatilim 12 Kasım Perşembe saat 17:15 itibarı ile başladı. Gözünü seveyim şu süt izninin :)




Aydın için sabırsızlıkla hazırlıkların yapıldığı haftasonu güzel ama çabucak geçiverdi...




Ve nihayet büyük gün...


Sonunda yeniden Aydındayız kızımla birlikte...




Fakat evdeki hesap çarşıya pek uymadı maalesef...


Etrafımızda birçok gripli insan olunca bende dayanamayıp "gripliler" kervanına katılıverdim daha tatilimin başlarında....




Sonrası mı??




Tatilimin sonuna kadar hatta döndüğümde de yakamı bırakmayan burun akıntısı...


İnsan burnundan nefes almayı özler mi? Valla ben özledim...




Nefes alamayınca rahatta uyunmuyor zaten, kızım da hem yerini yadırgadı hem de uykusuz gecelerimde kendince nağmelerle bana eşilik etti...




Zorlandığım gecelerde bebefonu kendi odasına alan anneciğim kızımı yeniden uyutmakta hep bana yardım etti sağolsun...




Ha birde tabi gelenler, gidenler, gece misafirleri, gündüz misafirleri, yemekli misafirler, yatılı misafirler...




Gün geçmesin ki kapımız çalınmasın... Hatta abartmıyorum an geçmesinki...




Yooo şikayet ettiğimden değil ama yorulmadım dersem de yalan olur hani...




İlk hafta sonumuzda ablamlarda geldiler bizi görmeye...




Allaaaah işte curcuna tam olarak bizim evin o hali için sözlüğe girmiş bir kelime olsa gerek...




İkizler sevimli mi sevimli tam ısırmalık olmuşlar. Başta hastalıktan dolayı biraz kassakta sonlara doğru kendimi kızlarla boğuşurken buluverdim hep :))




Yaren annemi esir aldı, canım annem bu kadar adama yemek yapmaktan aynı zamanda da hepimizle ayrı ayrı ilgilenmeye çalışmaktan epey yoruldu. Dile getirmese de gözlerinden anlaşılıyordu yorgunluğu....


Aynı gün hem ablamları yolcu edip, hem ikizler sayesinde harap olan evi yeniden eski haline getirmek, hem yakın çocukluk arkadaşım Serap' ın kına gecesine katılmak ve en son gece yatılı misafirimizi ağırlayarak tatilin en yoğun gününe damgamızı vurduğumuzda gerçek yorgunluğun ne anlama geldiğini maaile anlamış bulunuyoruz...



Babamız arife günü akşamüstü saat 4 gibi geldiğinde kızımla kavuşma sahneleri de sanırım tatilimin en akılda kalan sahnelerinden birisi olacak.



Bayramımız nispeten daha sakin geçti. Eeee nede olsa iş bayramı :)

Sadece anneannem ve teyzemleri ziyaret ettik.




Kızımın tüm sevimliliği ile elde ettiği bayram ganimetinin üstüne konmam da tatilin benim için oldukça karlı geçmesine sebep oldu...

Allah daha nice bayramları görmeyi nasip eder inşallah

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bunlar da ilginizi çekebilir:

Related Posts with Thumbnails

Bizim aile...